Kaldırımı İşgal Edenler Kazandı.Ne olmuştu. Ben sürekli Basmane'deki 1364 Sokak.No:2
önünden gelip geçiyorum. Orada bir kutucular iş merkezi var. Altında katlı otopark
var. Arabalar bazen orada bırakılıyordu. Ben hep itiraz ediyor ve
tartışıyorduk. Bir gün görevli benimle kamyon geliyor diye dalga geçti. Sonra
bir gün ben girişi kapattım ve arabaların giriş çıkışını önledim. Polis bana trafiği
tehlikeye düşürmekten ceza kesti. Basında epeyce yer aldı. Otoparkın yanında
vitamin fast fort var. Sürekli masa sandalye koyuyorlardı.
İş sadece masa
sandalye konulması olarak değerlendirmeyin. Genelde masa sandalye sorun olsa da
asıl sorun müşteri geliyor ve sana yardım ediyor düşüncesiyle elini kolunu
izinsizce tutuyor. Ben izinsiz bedenime dokunulmasını istemiyorum. Herkesin
bedeni özeldir ve kimseye izinsiz dokunamazsınız. Masaya çarpınca kollarımdan
tutular. Kollarımdan tutukları için bende çırpındım ve arbede yaşandı. Düşünün
tüm insanlar gelmiş ve kollarınızdan tutmuşlar. Bir arbede yaşandı. Bu arbedede
ben dövüldüm. Kamera kayıtları yok edildi. Mahkemeye bile sunulamadı. Çünkü o
görüntülerde ben esnaf tarafından dövülüyorum ilk mahkemede kamera kayıtları
olduğu söylendi ama mahkemeye delil olarak sunulamadı. İkinci gün yine masa
sandalye konulmuştu. Ben itiraz edince dediler ki bunu ara sokak paklar. Dükkân
sahibi Yusuf Kenan gültekin gelerek seni bu tokmakla öldürürüm dedi. Masa
sandalyeleri konak belediyesine şikâyet ettik. Ama gelen yazıda masa sandalye tespit
edilmiştir kenardadır ve işgaliye vermektedir denildi. Yani işgaliye
uygulamaları devam edecek dükanlar bir masa izni alacak tüm kaldırımı işgal
edecek ve belediyeler şikâyet olunca dükkân sahibi işgaliye verdiği için şikâyetleri
dikkate almayacak. İlk mahkememiz oldu. İkinci mahkeme tam bir tiyatro
salonuydu. Yusuf Kenan gültekin gelmedi. İlk şahit izzet ince olayı hatırlamadı
bile. Olayın hangi günde olduğu ve kimlerin neler dediğini hatırlamadı. Hâkimde
karakolda şunları demişsin dedi. Kem küm edince bu imza senin mi dedi oda önce
hayır dedi. Hâkimde bak yalancı şahitlik yapmış oluyorsun dedi. O zaman ne
dediysem doğrudur dedi. Şerefi ve namusu üzerine yemin etti ama karakolda başka
mahkemede başka konuştu. Sonra ben sara hastasıyım rahatsızım engelliyim diyerek
duygu sömürüsü yaptı. Sonra ikinci şahit yüksel soydanda karakoldaki
ifadelerinin dışında konuşmaya başladı. Şimdi ilk şahit izzet ince olay yerine
yakın görebilir yâda yarısını görebilir oda sara hastası ve hiç bir şey
hatırlamıyor. İkinci şahit ve yüksel soydan olayı görmesi hemen hemen imkânsız.
Çünkü olay yerine on metre uzak ve çay ocağı tost yapma gibi birçok meşguliyeti
var. İki şahitte esnaf dayanışması yapmış ve açıkça yalancı şahitlik
yapmışlardır. Daha önce kara kol ifadelerinin dışında konuşmuşlardır. İkisi de
olay gün saat ve tarihini açıkça söyleyemediler ve çelişkili ifadeler
kullandılar. Ben o arada olayları dinliyor ve takipteyiz. İki şahide benim
küfredip tekme attığımı görmemişler hama işin içine yalancı şahit meselesi
girince orada ne demişsek o doğrudur dediler. Ben yalancı şahitler izzet ince
ve yüksel soydanın esnaf dayanışması örneği sergilemeleri ve Yusuf Kenan
gültekinin darp raporu yani o darpı başkaları da yapmış olabilir çünkü şahitler
benim Yusuf Kenan gültekine kesin olarak vurduğumu ve küfür ettiğimi
görmediklerini duymadıklarını söylemelerine rağmen küfür hakaret ve darp dan
para cezasına çarptırıldım. Hükmün uygulaması geri bıraktırıldı. Yani siz
engelliler sakın dışarı çıkmayın topluma karışmayın mesajı engelliler haftası
öncesi bir hâkim kararıyla tescillendi. Kaldırım işgallerine ceza kesilmiyor ve
ona itiraz edenlere ceza kesiliyor. Onatlı yıl içinde ak parti engellilerle
ilgili birçok yeniliğe imza attı ama şu çok önemli ben bir hakkımı kullanmak
istediğimde o hakkıma ulaşabilmem zorunludur. Ben evimden çıktığımda bina
girişleri engelliye uygun değil. Kaldırımlar masalar sandalyeler arabalar
tabelalar tarafından işgal edilmiş. Kaldırım kenarları da arabalar tarafından
işgal edilmiş. Biz yolun ortasından ürüsek ve araba çarpsa suçlu biz oluyoruz. Kaldırımda
yürüyemediğimiz zaman suçlu kim olacak. Verilen hakları almak için sokağa
çıkmak gerekir. Ben sokağa çıkamıyor ve o haklara erişemiyorsam bu bizi üzer. Ben
çalışıyorum her gün işe giderken başkalarının bana yaşattığı zorluklarla
mücadele ediyorum. Engellilerin en temel sorunu erişilebilirlik mekânsan
erişilebilirlik hizmete erişilebilirlik ve internet sitelerinin görmeyenlere
uygun hale getirilmesi gerekir. Ben mecbur olmadıkça sokağa çıkmak istemiyorum.
Bir iş yerinin önünden geçiyorum masa sandalye ve yemek yiyenler. Ben oraya
gelince elimden kolumdan tutuyorlar. Ben itiraz edince iyilikte yaramıyor
diyorlar. Ben mecbur muyum onlarla muhatap olmaya bana yardım edilmesi tüm
yollar ve mekânlar benimde erişebileceğim kimseden yardım almadan varabileceğim
şekilde olsun.Salih Arıkan,Tel: 0506 514 96 93
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder