Görüyormuş gibi yapmak. Bazılarımız doğuştan bazılarımızda sonradan görme
engelliyiz. Evet, gerekli tedaviler uygulanabilir. Ama sonuç alınmıyorsa durumu
kabullenmek ve hayatını nasıl kaliteli hale getirmek gerekir diye düşünerek
mücadele etmeli. İnsan durumunu kabullenirse sadece kendi yaşar ama
kabullenmezse herkese yaşatır. Bazı arkadaşlarımızda görmediği halde görüyormuş
gibi davranmaya çalışır. Beyaz baston kullanmaz. Bastondan utanır. Hâlbuki
başkalarına bağımlı kalmaktan utanmalı. Bir gün evlilik maksadıyla bir kızla
görüşüyorum. Ne kadar görüyorsun dedim oda biraz dedi. Meğer ışığı görüyormuş. Yine
az görüyorum diyen birine şu paraları say dediğimde oda ben o kadar görmüyorum demişti.
Yolda bastonsuz yürümeye çalışır. Belli belirsiz görmek daha tehlikelidir. Görme
engelli biri elinde beyaz bastonu mutlaka taşımalı. En azından karşıdan gelen
birileri onun görmediğini anlarlar. Bağımsız hareket görmeyenler için çok
önemlidir. Cafer İleri Halil Köseler ve Ahmet Ünüvar’ın yazılarını kendini
geliştirmek isteyen her görme engelli okuması gerekir. Bağımsız hareketin yüzde
doksanı cesaret yüzde onu tekniktir. O yüzden görüyormuş gibi hareket etmekten
çok bir görme engelli hayatını nasıl bağımsız ve özgür olarak yaşar o yönde
ilerlemeli. Kuralımız başkalarının yardımına ihtiyaç duymadan tek başına
yaşayabileceğimiz düzenlemelerin bir an önce faaliyete geçirilmesi gerekiyor. Bir
sanatçı siyahlığından ameliyat olarak kurtulmaya çalışmıştı. Biz kendi
gerçekliğimizden kurtulmaya çalışmadan kabullenerek yaşamaya ve mutlu olmaya
çalışmalıyız.Salih Arıkan,Tel: 0506 514 96 93
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder