Kendi tercihleriyle var olma mücadelesi. Bir çocuk ailesiyle alış verişe
gider. İstediğini almak ister. Ben bu ayakkabıyı yâda bu elbiseyi çok beğendim
der. Anası babası hayır sen onu değil benim istediğimi alacaksın. Bir anne
çocuğunu doyurur. Çocuk duyunca kafasını çevirir. Anası hayır sen doymadın daha
yemen gerekir diye çocuğa yemek yedirmeye devam etmek ister. Bende ilkokul üçe
giderken rahmetli annemle bir müzakereye başladık. Ben radyo almak isterim. Oda
kırar dökersin diye almak istemez. Ben kazandım ve hayatımda ilk kez bir radyom
oldu. Oradan dünyaya bir kapı açıldı. Radyo tiyatroları çocuk bahçeleri ve bir
çok program. Ders dışında tüm sınıf açar dinlerdik. Üniversiteyi kazanmışım
sağlık raporu almak istedim. Raporu geç verecekler. Başhekime çıktık. Başladık
müzakereye. Ben anlatıyorum hoca itiraz ediyor. Sonunda raporu hemen alıp gitme
imkânım oldu. Hayatım hep mücadelelerle geçti. Hep kendi tercihlerimle var
olmak istedim. Zaman zaman tercihlerim bana büyük acılar yaşattı. Ancak kendi
kararlarım olduğu için benim deneyimlerim oldu. İlk oyumu Cumhuriyet lisesinde
bir genç olarak. Bir arkadaşımın yardımıyla kullandım. Üniversitede sorun çıkar
diye köyümde akrabalarımla kullandım. tabiî ki ben söyledim onlar nereye oy
attılar Allah bilir. Özelikle İzmir'de Buca akıncılar ilköğretim okulunda
kullandığım oyla benim için kâbus oldu. İlkinde sandık görevlisi de benimle
birlikte kabine girdi. Sonrada güvendiğiniz dağlara karlar yağabilir dedi. Okul
müdür yardımcısı, Daha sonra. Yine akıncılar ilköğretim okulunda başka bir
seçimde sandık görevlisi girmek isteyince.
Ben itiraz ettim. Daha sonra basın geldi polisler geldi tartışmalar, ve
polislerin eşliğinde oy kullandık. Kime gitti Allah bilir. Daha sonraki seçimlerde.
Partiden biri gelecek diye hep beklemekle ömrüm geçti. Son seçim öncesi oy
şablonları seçeneği kabul edilince çok sevindim. Sabah şablonumu aldım. Çok
heyecanlıydım. Okula vardım. Görevliye oyumu kendim şablonla kullanacağımı
söyledim. Oda şablonu yerleştirdi. Sol evet sağ hayır diye gösterdi. Şablonu
zarfı tercih mührü ve ben kabindeyiz. Bastım iki üç kez mühre elim ayağım
sevinç ve heyecandan titriyordu. Mühür basıldı. Zarfa koydum. Ve dışarı çıktım.
Sandığa kendim attım. İmzamı attım. Heyecandan şablonu orada unutmuşum. Bu
şablonla oy kullanmak bir kapıyı araladı. Dilerim ki tüm seçimlerde oylarımızı
tek başına kullanırız. Yalnız evden çıkamayan arkadaşlarımız oylarını
kullanamadılar. Sağlık bakanlığı araç gönderecekmiş. Sadece oy dönemlerinde
hatırlanmaktan başka bir şey değil. Benim arkadaşım beş senedir dışarı
çıkamıyor. Ne ihtiyacı var diye hiç bir zaman sorulmadı. Konak Sosyal Yardımlaşmadan
Bilgisayar istedi. Ve zengin olduğuna karar verildi. Arkadaşım sadece Vakıflar Bölge
Müdürlüğün Maaşıyla geçinen biri. Neyse ki iki arkadaşımız birden ona
bilgisayar hediye etti. Sağlık Bakanlığının daha farklı görevleri varken sadece
oy kullanma işinde araç göndermesi hiç şık bir durum değil. Bakanlığın önleyici
tedbirler ve daha farklı görevleri varken sadece seçim gününde araç göndermesi
üzücü. Okullarda sağlık taramaları göz kontrolleri diyabet eğitimleri. Ve bir
çok topluma faydalı işler yapsınlar. Birde seçimlerde erişilebilir oy kullanma
seçenekleri varken böyle işler olmasın. İnternet mobil uygulama sabit telefonla
oy kullanma gibi erişilebilir oy kullanma seçenekleri olsun. Dilerim her
seçimde tek başına oy kullanırız. Tek başımıza oy kullanma mücadelesinde emeği
geçen engelsiz erişim derneğine teşekkür ederiz.Salih ARIKAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder